İki artı iki dört eder. Bu kadar net olsaydı yaşam hayatlarımız ne kadar kolay olurdu kim bilir. Bir vücudumuz var, baş, eller, ayaklar, iç organlar, içinde oturduğumuz taşıt işte. Ya diğerleri. Anlamlandırmakta güçlük çektiklerimiz, terazinin bir kefesine koysak de akıl mantık iradeden daha ağır gelen yanlarımız, maddi dünyayla ilişkilendirmeye çalıştığımız o görünmez yanımız . Bazı durumları sadece yaşarız, hissederiz, açıklamak istediğimizde açıklayamayız. Kelimelerle anlatmak mümkün değildir çoğu zaman. Akla ve mantığa uymayan durumları izah edemeyiz. Öyledir işte. öyle oluyordur, öyle yaşıyorsunuzdur. Aslında gerçek bizi biz yapanda izah edemediğimiz çekildiklerimizdir.
Öyle şeyler olabilir ki, kalben kırgın olduğunuz insanlarla bütün ilişkilerinizi kesmiş olabilirsiniz, aklınız mantığınız, iradeniz sonuna kadar bunu destekler durumda da olabilir, Sizin bütün uğraşlarınıza rağmen hale o insanlarla kalbinizin bağlantı kurmasına engel olamayabilirsiniz. Siz susarsınız, kaçarsınız, görmek istemezsiniz ama kalplerin konuşmasına bir engel koymanızın mümkünü yoktur. Bu durumlarda iki kere iki dört eder işlemi uyumsuz kalır.Bu durumun en ilginç yanı ise tek yönlü bir iletişim olmamasıdır. Siz özlerseniz oda özler, aynı anda aynı şeyleri hisseder ve yaparsınız, aynı zamanda öfke nöbetleri geçirirsiniz, isyanlarınız da aynıdır umutsuzluklarınızda,Gerçek konuşma budur aslında.Çünkü konuşulan dış kimliğimiz değil iç kimliğimiz gerçek bizizdir.Bu makamda rol kesmek, durumu göre uydurmak, düzenimize göre ayarlamak diye bir iki yüzlülük yoktur. Sessiz bir biliştir. Görüntüsüz görüştür.Bu duygu durumunu bütün insanlarla yaşayacağız anlamına gelmez, sadece kalp yolları birbirine açık olan insanlar arasında yaşanır. Dünyanın her hangi bir yerinde yaşıyor olmanız, bedenen yakınlık, uzaklık fark etmez. Siz dünyanın herhangi bir şehrinde oda dünyanın başka bir şehrinde olabilir. Kalp için zaman , mekan, saat yoktur.
Sosyal kimliğinizle sık sık çelişkiye düşürebilir bu durum. Böyle bir durumla karşılaştığınızda “bırakın öyle olsun, sınır koymayın, çünkü aklın hükmedemeyeceği bir yerdesiniz.Sadece geçmesini bekleyin. Oluşu ve olanı kabul edin, gereksiz bir mücadele sizi daha da yıpratacaktır.
Sevgiyle kalın…

Yazılar
Görünmez Bağlantılar
Önceki Yazı
Sen Benim Kim olduğumu Biliyor musun?
Sonraki Yazı
Modern Vahşizim
Yorum Bulunmuyor, İlk Yorumu Siz Yapın