Bir nanköre sormuşlar, ne yaptı da dostuna kırıldın.
-Her dediğimi yaptı, birini yapmadı, demiş.
Nankörlük çıkarcı kalplerin hastalığıdır, Çıkarcı kalpler; dost, emek, sevgi tanımazlar, sadece yapılmayan şeye odaklanırlar o zamana kadar yapılmış olanları yok sayarlar
Çağımızın en kalbi hastalıklarının başında gelir nankörlük. Maddiyatın ve çıkarların insandan önce tutulduğu bir dönemden geçerken dikkat etmemiz gereken önemli hususlardan biride nankörlük rahatsızlığının ne aşamasında olduğumuza dikkat etmemiz gerektiğidir. Az çok hepimizde vardır bu rahatsızlık. Bazılarımız öfkemize yenilir nankörlük rahatsızlığının kölesi oluruz, bazılarımız çıkarlarımıza ters düşüldüğünde.Bazılarımız iki yüzlü olmayı doğal halimiz haline getirdiğimizden yıllarca çeşitli maskeler takabiliriz suratlarımıza, karşımızdakini inandırırız onun, arkadaşı dostu olduğumuza. Akıl edemediğimiz şudur; insanın taktığı bütün maskeler zamanı ve yeri geldiğinde görünmezi görünür yapar.
Bütün kalbi rahatsızlıklar gibi nankörlükde karşımızdakinin canını geçici bir süreliğine acıtabilir, bu acıtma karşı tarafta kalıcı olmaz en fazla nankörlük görmüş kişi;
-“Allah seni kalbine göre değerlendirsin der çekilir gider “hayatınızdan.
O yoluna devam ederken, siz üstüne örtmeye çalıştığınız nankörlüklerinizle başbaşa kalırsınız. Vicdanınızın sesini susturmaya uğraşırsınız. Vicdanınız her seferinde size;
-“O kadar iyiliği,emeği yok sayacak kadar nasıl nankör olabiliyosun “diye fısıldayacaktır” kulaklarınıza
Siz bu sesi susdurmak için her gördüğünüz insana onu yapmakla veya yapmamakla suçladığınız şeyleri anlatacaksınız, biraz abaratarak , birin yanına bin ekleyerek. Yine gitmeyecek içinizden.Her anlattığınızda kendiniz dahada derin kuyulara dalacaksınız, diliniz ne anlatırsa anlatsın çünkü özünüz yaptığınız haksızlığın farkında olacaktır. Siz kendinizi inandırmak için herşeyi yapacacaksınız ama özünüzden kaçmanızın imkanı yoktur. O her yalnız kaldığınızda size , sizin bir nankör olduğunuzu hatırlatacaktır.Nankör bir kalp huzur bulamaz.Bir kalp; kendi merkezine(özüne) ters davranıldığında verdiği huzursuzlukla cezalandırır sahibini.
Peki bu rahatsızlığın iyileşme yolu yokmudur? diye sorduğunuzu duydum sanki:) Elbette vardır, nankörlük hastalığından kurtulmanın ilacını eczanelerde bulamazsınız. Sadece kendinize bazı sorular sormanız gerekmektedir.Ama ilk önce;”o bana bunu yapmadı, o gelmedi, o gitmedi,o aramadı ,o bunu dedi, o bana şunu demedi” gibi söylemleri fısıldayan egonuza birkere dur deyip; suçladığınız o insanın sizin için yapmış olduklarını hatırlamalısınız” Şuna çok dikkat edin hala siz bir adım gitmiyorsunuz ” o bunu yapmadı” o şunu yapmadı, o aramadı , o sormadı” gibi söylemlerle hala bencilce beklentilerinizi körüklemektesiniz. Şimdi kendimize sorulması gereken sorular şunlardır “Ben onun için ne yaptım?” “Ben ona ne kadar dürüst davrandım?” “ondan neleri sakladım” “ondan hep istedim ama ben ne verdim””evet kendinize bu soruları sorma aşamasına gelmeye başarabilirseniz kendinize yalan söylemeden cevaplayabilirseniz nankörlüğünüz iyileşmeye başlayacaktır.
Allah hiçbirimizi iyiliği hor gören nankörlerden etmesin. Var ise etrafımızda onları bize görünür yapsın.
Sevgiyle…
1 Comment
Sevgi Önturk
Nisan 26, 2020 at 11:18 amHarika ifade etmişsiniz nankorluk hep karşıdan bekliyoruz ama insan kendine durüst olabilmeyi becerebilseydi zaten nankörlük diye bi kavram olusmazdi bence de…kaleminize kuvvet….